BURHAN KUM / RETAILAITION The Empire Project, Sıraselviler
06 Mar - 26 Apr 2014

The Empire Project, 6 Mart-26 Nisan 2014 tarihleri arasında Burhan Kum'un "Misilleme" adlı sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçı, yaşadığımız coğrafyanın geçmiş ve günümüz arasındaki sosyo-politik dinamiklerine, bunun kent kültürüyle ilişkisine ve birey üzerindeki etkilerine eleştirel bir bakış açısıyla yaklaşıyor. "Misilleme", saldırgan bir rant üzerinden gerçekleşen kentsel yağmanın, dini araçsallaştıran sermayenin, tek tipliliğin çeşitlilik, baskının ise özgürlük olarak sunulduğu bir zamanın portresinin çizilebilirliğine dair sorular soruyor.

Mimari ve iktidar ilişkisine imalı bir dille yaklaşan sanatçı, kimliğini kaybetmiş bir şehirde bölünen, parçalanan, yıkılan ve hoyratça sürekli tekrar inşa edilen yaşam alanları ve nefes alamayan yapılaşmayı inceliyor. Aydın Çubukçu'nun, Kum'un "İstanbul'un Yeni Osmanlılar Tarafından İşgali" adlı eseri üzerine yorumuyla: "Saldırganlar önlerine serilmiş doğayı, küçük parçalara ayırıyorlar, bütünlüğünü, niteliğini bozuyorlar. Burhan Kum'un özel bir vurguyla gösterdiği gibi, en hayati özelliklerini, kendisini yenilemesini, kendisini üretmesini imkânsız kılıyorlar: İki kişi hırsla balinanın üreme organına saldırmış, biri kökünden kesiyor, öteki "okkalıyor"! O sırada, devriye gezen iki sömürgeci asker hikâyeyi tamamlıyor."

Mimariyi sorgulayan bu yapıtların yanı sıra sergide sanatçının aynı imgeden yola çıkarak yaptığı 40 oto-portresi de yer alıyor. Şahitlik edilen zaman dilimini kırk yaklaşımla ele alan resimler farklı tekniklerle (yağlıboya, ısı, elektronik), farklı eylem hallerini yansıtıyor. Tasavvufta "çile çekmek" bir çeşit ruhsal arınma, nefsin terbiyesi adına, ıssız bir yerde kırk gün kırk gece sıkı bir perhiz ve mahrumiyet döneminden geçiş anlamında kullanılır ve düşünme/hatırlama üzerine yoğunlaşılan bir süreçtir. Sanatçı bu seride, "tek tip" kırk oto-portre aracılığıyla tek tipçiliğin örtük şiddetine meydan okuyor ve yaşanılan zamana dair içe dönük bir yolculuğa davet ediyor.

Yaşanmış bir olaydan yola çıkarak ürettiği "Pencere 49" adlı eserinde söylemiyle kendi düşmanını yaratan, ayrımcılığı meşru kılan yaklaşımları ve bunun üzerinden üretilen politikaları işaret ediyor. Van Gogh'un oto-portrelerine, Avrupa'nın sömürgeci geçmişine ve bunun günümüzdeki izdüşümlerine atıfta bulunuyor. Eser,film yönetmeni ve televizyon yapımcısı Theo van Gogh'un, 2004 yılında Fas kökenli Hollandalı Muhammed Bouyeri tarafında sokak ortasında kalbinden bıçaklanarak öldürülmesinin ardından yaşanan ve kimlik üzerinden üretilen sorunsallardan besleniyor.

RELATED ARTIST
x